olla Türgi - Pärsia
1.
2.
-
Türgisaymak
3.
4.
5.
-
Türgisıçmak, altına sıçmak
6.
-
Türgidikkat etmek
7.
-
Pärsiaرنگینکمان
-
Türgigökkuşağı, ebem kuşağı, peygamber kuşağı
8.
-
Türgiörnek olmak, örneklemek
9.
10.
-
Türgiuymak
11.
-
Türgioluşmak, teşkil etmek
12.
-
Türgitünemek
13.
-
Pärsiaداشتن
-
Türgisahip olmak , usually expressed with expressions: "benim ...(I)m var" - I have, "senin ...(I)n var" - you have , etc.
14.
-
Türgikaçmak
15.
-
Türgikaçırmak
16.
-
Türgidüzgün davranmak, terbiyeli davranmak, görgülü davranmak, terbiyeli olmak, terbiyesini takınmak, edebini takınmak
17.
-
Pärsiaراندن
18.
-
Türgimücadele etmek
19.
-
Türgiyıpranmış
20.
-
Pärsiaموافق بودن
-
Türgikatılmak
21.
-
Pärsiaمدیون بودنبدهکار بودن
-
TürgicheckBorçluluk, checkmüzayaka
-
Pärsiaبدهکار بودن
-
Türgiborçlu olmak
22.
-
Türgiısrar etmek
23.
24.
-
Türgikulak kesilmek
25.
-
Türgipaylaşmak
26.
-
Türgidonmak
27.
-
Pärsiaمذکور
28.
-
Türgioyalanmak, aylaklık etmek
-
Türgiboşta çalışmak
29.
30.
-
Pärsiaمعذرت میخواهمببخشید
-
Türgipardon, özür dileri (literally "I apologize"), afedersin (colloquial, informal, singular), affedersin (written, informal, singular), afedersiniz (colloquial, formal, plural), affedersiniz (written, informal, singular)
31.
-
Türgiyok artık, daha neler, hadi canı, haydi oradan, git işine
-
Türgicheckasla, checkhiçbir şekilde
-
Türgiyok artık, daha neler, hadi canı, haydi oradan, git işine
-
Türgicheckasla, checkhiçbir şekilde
32.
-
Türgibulunabilir, mevcut
33.
-
Türgiemin
34.
-
Türgisonuçlanmak
35.
-
Türgivaroluş
36.
-
Pärsiaدربارهراجع بهدرباب
-
Türgihakkında (+ genitive pronouns, but no endings on nouns)
37.
-
Türgiyünlü
38.
-
Türgiberbat olmak
39.
-
Türgisusmak
40.
-
Türgigelmek
41.
-
Türgigelmek
42.
43.
-
Pärsiaبیهمتا
44.
-
Pärsiaدربارهراجع بهدرباب
-
Türgihakkında (+ genitive pronouns, but no endings on nouns)
45.
-
Pärsiaبخارپز
46.
-
Türgihasta olmak, hastalikli, çekmek
47.
48.
49.
-
Pärsiaاحتیاج داشتن
50.
-
Türgikızışmak, boğasamak
51.
-
Türgisürünmek
52.
-
Türgibirlikte çalışmak
-
Türgiişbirliği yapmak
53.
-
Türgiardından gelmek, doğmak, izlemek, sonradan gelmek, sonucu olmak, takip etmek
54.
-
Türgidüdüklü tencere
55.
-
Türgipaylaşmak
English translator: Turkish Persian olla Eesti sõnaraamat Español Traductor Svenska Översättare