olla Türgi - Ladina

1.


2.


3.


4.


5.


6.

  • Ladinasto, maneo, teneo, remaneo

  • Türgikalmak


7.

  • Türgisıçmak, altına sıçmak


8.


9.

  • Ladinaarcus

  • Türgigökkuşağı, ebem kuşağı, peygamber kuşağı


10.

  • Türgiörnek olmak, örneklemek


11.


12.


13.

  • Türgioluşmak, teşkil etmek


14.


15.


16.

  • Ladinahabeō, teneo, possideo, su qualifier

  • Türgisahip olmak , usually expressed with expressions: "benim ...(I)m var" - I have, "senin ...(I)n var" - you have , etc.


  • Ladinaqualifierlala


  • Ladinahabeo quod, qualifierlalala


17.


18.


19.

  • Ladinafacio, ago, struo


20.

  • Türgidüzgün davranmak, terbiyeli davranmak, görgülü davranmak, terbiyeli olmak, terbiyesini takınmak, edebini takınmak


21.


22.


23.

  • Ladinaconvenio, concordo, concino, audio

  • Türgikatılmak


24.


25.


26.

  • Ladinafacio, ago, struo


27.

  • Ladinasu

  • Türgibulunmak, olmak


  • Ladinasu

  • Türgiolmak, var olmak


28.


29.


30.

  • Ladinagelo, glacio

  • Türgidonmak


31.


32.


33.

  • Ladinamihi īgnōsce, excusa, excusatedoleo,

  • Türgipardon, özür dileri (literally "I apologize"), afedersin (colloquial, informal, singular), affedersin (written, informal, singular), afedersiniz (colloquial, formal, plural), affedersiniz (written, informal, singular)


34.

  • Türgiyok artık, daha neler, hadi canı, haydi oradan, git işine

  • Türgicheckasla, checkhiçbir şekilde

  • Türgiyok artık, daha neler, hadi canı, haydi oradan, git işine

  • Türgicheckasla, checkhiçbir şekilde


35.

  • Türgibulunabilir, mevcut


36.


37.


38.

  • Ladinapertineo ad, pertineo


39.

  • Ladinaexistere, exsistere, su, exsto, consto, exto,

  • Türgivaroluş


40.

  • Ladinade

  • Türgihakkında (+ genitive pronouns, but no endings on nouns)


41.


42.


43.


44.


45.


46.


47.

  • Ladinahabeo, habeo quod, debeo

  • Türgi-meli, -malı

  • Ladinahabeo, habeo quod, debeo

  • Türgi-meli, -malı


48.

  • Ladinade

  • Türgihakkında (+ genitive pronouns, but no endings on nouns)


49.

  • Türgihasta olmak, hastalikli, çekmek


50.


51.


52.


53.

  • Türgikızışmak, boğasamak


54.


55.


56.

  • Türgiardından gelmek, doğmak, izlemek, sonradan gelmek, sonucu olmak, takip etmek


57.


58.





English translator: Turkish Latin olla  Eesti sõnaraamat   Español Traductor   Svenska Översättare